Bağımlı mıyım? Aşık mıyım? - Dikkat! Aşk Sandığınız Şey Bağımlılık Olabilir

Hiç aşık oldunuz mu?
Aşk dediğimiz şey her ne olursa olsun dünyamızı güzelleştiren, var olan algılarımızı renklendiren ve coşturan bir duygu. Ama bazen, bu kadar güzel başlayan bir  şey hayatımızı zindana çevirebiliyor.

Peki ,acaba ne oluyor da bu kadar güzel ve olumlu başlayan ve bize muhteşem hisler vadeden o duygu bizim hayatımızı zindana çevirebiliyor?

Ya da, bize bu kadar kötü hissettiren şey gerçekten aşk olabilir mi? Yoksa başka bir şey mi?

İşte burada ayrımını yapmakta zorlandığımız bir şey devreye giriyor ve aşk ile bağımlılığı karıştırıyoruz.Bu yazıda acaba bağlı mıyız yoksa bağımlı mıyız ve bunu nasıl ayırt edebiliriz bundan bahsedeceğim.
Bir araba alacağınızı hayal edelim.Bir tarafta tam da istediğiniz gibi bütçenize uygun,çok hasarı olmayan,rengi hayalinizdekinin aynısı olan size çok konforlu yolculuklar yaşatabilecek o arabayı buldunuz.Bu araba çok içinize sindi ve siz  demek ki ben bu arabayla  sıkıntı yaşamam diyorsunuz.Arabayı satın alacağınız kişiyle de anlaşıyorsunuz ve bu araba kafanıza son derece yattığı için bu arabayı satın almaya karar vererek, adımınızı atıyorsunuz.
Diğer senaryo da ise başka bir araba var ve o araba son derece kötü durumda.Üstelik bütçenizi aşıyor.Ne rengi ne modeli aslında istediğiniz gibi değil ve bu araba çok sıkıntılı .Ne kadar masraf yaparsanız yapın o arabanın sorunlarını halledemeyeceksiniz. Hatta satıcısının sizi dolandırmaya çalıştığını düşünüyorsunuz ve daha birçok olumsuz düşünceleriniz oluştu bile. Fakat siz yine de diyorsunuz ki  ’ ne olursa olsun ben bu arabayı istiyorum’.

İşte sağlıklı aşk ile bağımlılık arasındaki farkı bu örneğe benzetebiliriz.Çünkü bir tarafta önce güvenirsin,iz ve dersiniz ki ‘bu adam bana iyi gelecek’ fakat öbür tarafta sadece ,istersiniz.Karşı taraf size kötü gelecekmiş,zarar verecekmiş,hayatınızı mahvedecekmiş hiç umrunuzda olmaz.
Çünkü siz onu sadece istersiniz,istersiniz,istersiniz…
İşte sadece istediğiniz durumlar da bağımlılıktır.

Sağlıklı aşkta kişi kendisini dolu ve tamamlanmış hisseder ve karşı tarafa baktığı zaman birbirinin aynısı değilsindir ama onunla yan yanayken kendini tamamlanmış hissedersiniz.Ama bağımlılıkta kişinin içinde kapanmayan bir boşluk duygusu vardır ve ne yaparsanız yapın o boşluk hissi bir türlü dolmaz,devamlı bu duygu kapanmadığı için karşı tarafın varlığı size yetmemeye başlar ve ondan hep çok daha fazlasını isteyen doyumsuz ve mutsuz bir partner haline dönüşürsünüz .Siz o bir şeyleri eksik yaptığı için böyle hissettiğinizi zannedersiniz halbuki  o boşluk zaten partneiniz ne yaparsa yapsın dolmayacak.Siz sürekli suçlarsınız.Sizi sevmediğiyle,size değer vermediğiyle,tutkulu olmadığıyla..
İşte ikinci senaryoda bahsettiğim durum bir bağımlı aşk.

Sağlıklı aşk yada bağımlı aşk ilişkiyle ortaya çıkıyor görünse de kişinin kendiaiyle alakalıdır.Ruh sağlığı yerinde olan insanlar her zaman etrafındakşlere güzel şeyler verme gayretindedir..Böyle biriyle birlikteyken kendinizi iyi hissedersiniz çünkü sağlıklı aşkta içerden dışarı bir akış vardır.Bağımlı kişiler içerdeki boşluğu dışa vururken sağlıklılar ise o kapanmaz boşluğu dışa vurur.
Eğer bir duygu bir anda alev alıyorsa biz psikologlar bu durumu pek onaylamayız.Çarpışıp ilk görüşte aşık olan çiftler ancak filmlerde aşklarını  var edebilir ve bu pek sağlıklı aşk tanımı ile uyuşmaz.Gerçek hayatta bu kadar hızlı yanıp sönen saman alevi dediğimiz duygular ile ilişkiye başlamak hiç te iç açıcı sonuçlar doğurmayabilir.Siz o dönem o kadar susamışsınız ve tamamlanmak istiyorsunuzdur ki ,birisi gelir ve sizi aniden alevlendirir.Halbuki bu tamamen sizin çok susamış olduğunuz ile alakalıdır.Zaten ne görürseniz görün susamışlığınızı size hatırlatacaktı.İşte bağımlı aşkın ilk işareti bu ani yükselen duygular yani hormonlarımızdır.

Özellikle biraz bağımlı yapıya eğilimli insanlar hep aynı ,belli türde kişilerle birliktedir.Bunu da çocukluk çağında eksik kalan tarafınızı tamamlama gayreti ile alakalı olarak açıklayabiliriz.Bu kişiler baktığımız zaman genelde psikopat erkelklere ,ona sevgi vermeyecek kadınlara aşık olurlar.Buna açıklama olarak ise çok şanssız bir insan olduğunu,kadersiz olduğunu,hep kötü kadınların/erkeklerin gelip onu bulduğunu,yüzünün hiç gülmediğini söylerler.Halbuki kişi dikkat etse bu beraber olduğu insanların benzer yönleri çok fazladır ve aslında kafasındaki şablona uygun insanları çekicici bulur ve hep aynı tip iliişkiler yaşar ve aynı bitişle sonlanır.

Sağlıklı başlayan aşkta kişi çok coşkun,tutkulu olmasa bile bir şans verir ve sonradan oluşabilecek ağlam temellere zemin hazırlanır.En başta hayal ettiği o ideal sevgili olmasa bile… İlk 1 yıldan sonra ilişkinin konforlu hale gelmesi beklenir çünkü artık sınırlar belirlenmiş,kurallar koyulmuş ve partnerler birbirini tanımıştır.Her geçen gün ilişki zorlaşmaz aksine daha da güzelleşir ve oturur.Saygı sevgi yitirilmemiştir ve insanlar birlikte olmak konusunda motive duyar yani  kafalarında bir birlikte olma inancı olduğu için birlikte olmazlar.

Bağımlı kişilerde ,ilişkiye karşı bir motive hissetmeseniz bile ayrılmazsınız.Aşk bitmiştir,saygı yok olmuştur,hakaretler ve ani parlamalar artmıştır,tahammül neredeyse yerlerdedir ama yine de ondan ayrılırsam hayat benim için bitecek ve bir daha asla onun gibi birini bulamayacağım inancı olduğu için bu ilişki asla bitirilemez.Çünkü kişi,o aşık olduğunu zannettiği adam olmadan nefes bile alamayacağını düşünür.İşte bu tamamen bağımlılıktır,asla aşk değil.Taraflardan biri hep  mutlu edilmeyi bekler ve benden başka kimseyle vakit geçiremezsin ,hep benimle olacaksın,hep beni arayacaksın,benimle nefes alacaksın tutumu hakimdir çünkü onun hayatının merkezinde ne yazık ki tek bir şey vardır o da ilişkisi.Karşı taraf bir insana yapılabilecek en kötü şeyi yasa dahi o insan onu bırakamaz.Parasını  kullansa da, onu değersizleştirse de, hakaret etse de,yalnızlaştırsa da ,hatta şiddet uygulasa da kişi ondan ayrılamaz hale gelmiştir.

Bu fotoğrafa dışardan bakıldığında işin iç yüzünü bilmeyenler tarafından tutkulu bir aşk manzarası gibi gözükebilir fakat bu insanlar genelde hep çok huzursuzdur ve hiç doğru bir ilişki dinamiği yoktur.İşte bu noktada eğer kişi en azından bağımlı olduğunu farkına  varırsa,çözüm yolu için beki bir adım atma
cesaretini gösterebilir.

Peki, Ya Siz?

Sizin içinde bulunduğunuz aşk yukarda anlatılanlardan hangisi?
Ya da, bugüne kadar yaşadığınız ilişkiler hangi senaryoya daha çok benziyor?
Bu yazıyı merak edip okumanızın altında ,acaba sizin de  bağımlı bir ilişkiye sahip olup olmadığınız düşüncesi mi yatıyor?
Ya da, bu yazıyı okuduktan sonra ilişkinizin bağımlı değil sağlıklı bir aşk ilişkisi olduğu kanısına mı vardınız?
Şimdi , lütfen bu soruları kendinize sorun ve verdiğiniz cevaplar üzerine biraz düşünün.

Eğer bu yazıyı okuduktan sonra siz de ilişkinizle ilgili yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunu fark ederseniz öncelikle kendi ruh sağlığınız için bir an önce bir profesyonelden yardım alın ve hemen adım atın.
 

Unutmayın,farklı bir ufukla geleceğe adım atmak sadece sizin elinizde!
Tam şu anda bu yazıyı okumanızın bir sebebi var:)