Barbie Sendromu | Terapi Evreni
Barbie Sendromu

 

Beden hoşnutsuzluğu, kişinin kendi bedenine yönelik olumsuz düşünce ve duygulara sahip olmasi ile birlikte, bununla bağlantılı olarak olumsuz öz benlik algisina da sahip olmasi şeklinde tanımlanabilir.

 

 

Beden imaji sorunlari, kişinin bedenine yönelik tutumu, duygulari ve davranislarindan kaynaklanir. Genellikle suçlayıcı, yargılayıcı, aşağılayıcı tutumları sergilememize sebep olur.

 

Bati toplumlarinda beden imajı sorunları daha cok yaygindir. Kadınlarda  erkeklere oranla daha cok gorulur. Kadınlar da zayifligi, erkeklerde ise kasli bir vucut yapisina sahip olmaya daha  fazla deger verilir. Çünkü tasarlanmış ve sınıflandırılmış bir model şeklidir bu.

 

 

Medya ve onunla birlikte gelen oyuncak bebekler `ideal bedenlere` adeta adanmayi empoze eder. Bir süre sonra, bu bedenler bizler icin bir norm halini alip, icsellesirler. bu sorun tum yas gruplarini etkilese de  çoğunlukla ergenlik döneminde belirgin bir sorun halini alir. Çünkü ergenlikle birlikte fiziksel olarak kadın ve erkek de değişimler meydana gelir. Kadınlar da , kalça ve memelerin büyümesi, boy uzaması ve kilo da artışlar gözükmektedir. Erkekler de ise, sesin kalınlaşması,  sakal-bıyık çıkması, göğüslerim şişmesi ve kilo da artışlar meydana gelir.

 

Barbie sendromu olarak da bilinen kavrama göre, bireyin tıpkı bir Barbie bebek gibi görünüp onun hayatini yasamaya dair yoğun bir arzu yaşaması olarak tanimlanabilir. Bu sendrom Beden dismorfik bozukluk altinda ele alınabilir. Pesi sira estetik müdahaleleri de beraberinde getirmektedir.

 

Bugun bir cok calisma gosteriyor ki aslinda ergenlik dönemi öncesinde hatta 5-7 yas itibariyle beden imaji sorunlarinin ve bunun benlik kavrami üzerindeki olumsuz etkilerinin tohumlarının atıldığı görülmektedir. Daha sembolik oyun oynama kapasitesi ile birlikte gelen “-mis gibi oyunlari” esliginde Barbie ile oynayan cocuk, bir süre sonra ona dair güzellik ve mükemmellik normlarini içselleştirmeye baslar. Kendini onun gibi hayal eder ve cevreyi dunyayi onun bakis acisi ile gormeye baslar.  Zamanla büyüyen cocuk, grek sosyal-duygusal gerekse bilişsel  alanda gelişeceği için kendi dogru ve gerekçeleri de ortaya  cikmaya baslayacak, muhakeme becerisi ile birlikte  de etkilenme payi azalacaktır .

 

Bazi arastirmalar gosteriyor ki, cocuklarin orjinal Barbie bebeklere maruz kaldıktan sonra vucut memnuniyetsizliklerini bir artis gözlemlenirken, gerçek ve saglikli bir beden ölçüleri dikkate alınarak tasarlanmış oyuncak bebeklere maruz kaldiklarinda boyle bir artan memnuniyetsizlik gözlenmemiştir. Kişilerin düşüncelerinde sanki bir Barbie bebek figürü özenilmeye başlanmış. Güzellik ölçütü olarak belirlenmiştir. Ama ne yazık ki bu doğru bir davranış biçimi değildir. Aksine, kişiyi olumsuz eden ve yanılgıya düşüren bir düşünce yapısıdır.

 

 

Sevindirici olan şudur ki, uzun yillar herhangi bir değişikliğe gitmeyen barbie üreticileri son dönemlerde farklı beden ölçülerine, farklı meslek gruplarına yer vererek cinsiyetçi yaklaşımın önüne geçmektedir . Dahası, yakın zamanda bununla da kalmayıp (down sendromu , vitiligo gibi)  fiziksel engellilere yönelik stigmalara karşı oluşturduğu Barbie bebekleri de mücadele vermektedir. Demem odur ki önemli olan bedenler değil, sahip olduğumuz kendi benliğimizin farkına varmak ve bunu benimsemek !

 

 


Psikolog
Yazar
Psikolog Funda
Seans Ücretleri
  • Görüntülü1400.00 TL
  • Sesli1400.00 TL
Seans süreleri 45 dakikadır. Hemen Randevu Al

Psikolojik Desteğe Mi İhtiyacınız Var?

Hemen Şimdi Seansa Başla!
Müşteri Temsilcisi
E-Posta Adresi
Adres
Beşiktaş / İstanbul