Belirsizlik Kaygısı
Kaygı, insanı en rahatsız eden duygulardan biri olarak görülebilir. Her bireyin yaşamında zaman zaman deneyimlediği hislerden de bir tanesidir. Genel olarak, kaygıyı olumsuz görme eğilimindeyizdir. Ancak, durumlara uygun seviyede kaygı hissetmenin bizi koruyucu bir tarafı da vardır. Olayları ve durumları değerlendirmemiz sonucu, yararımıza olacak neler yapabiliriz, ne gibi sonuçlarla karşılaşabiliriz gibi konularda hazırlıklar yapabiliriz. Bu açıdan kaygıyı işlevsel olarak düşünmek mümkündür. Eğer kaygı, hayatımızın büyük bir bölümünü kaplamaya başlamışsa ve günlük rutinimizi devam ettirmemizde bize engel oluyorsa, işte o zaman zararlarından bahsedebiliriz.
Zorlayıcı yaşam koşulları, stresli bir hayat, gelecek beklentilerimiz ve belirsizlik durumları kaygıyı deneyimlememizde büyük rol oynarlar. Belirsiz durumlara örnek verecek olursak; bir öğrencinin önemli bir sınav sonucu hakkında yaşadığı endişe olabilir. Ya da anne adayı olan birinin çocuğunu kucağına aldıktan sonra yeterli bir anne olabilir mi diye kaygılar yaşamasını görebiliriz. Bu gibi durumlarda kaygılarımızın olması normaldir. Buradaki sorun, belki bu belirsizliğe karşı olan tahammülsüzlüğümüz ve bu belirsizlikleri hep olumsuz şekilde değerlendirmemiz olabilir. Açık olan bir şey var ki, bu olumsuz değerlendirmeler ve anlam yüklemeler bizi çok daha fazla strese sokar ve daha fazla sıkıntı hissetmemize sebep olur. Eğer kaygımızı iyi bir şekilde yönetemiyorsak ya da baş etme stratejilerimiz çok etkili olamıyorsa yaygın anksiyete bozukluğu, panik atak, depresyon, sosyal kaygı ve özgüven düşüklüğü geliştirme riskimiz artabilir.
Belirsizlik durumlarında kaygıyı yönetmek çaba isteyen bir süreçtir. Burada kendimizi daha iyi hissetmek adına yapabileceğimiz bazı şeyler olabilir.
- Öncelikle hayatın içinde belirsizlik her zaman mevcuttur. Bazılarında kontrol sahibi olabiliriz, ama her durum bizim kontrolümüzde olamayabiliyor. Önce bu durumu değerlendirip yapabileceğimiz bir şey var mı diye bakmak gerekir. Eğer yoksa kabullenmeye çalışmak o durumla savaşmaktan çok daha iyidir. Biz her hamlemizde kontrol etmeye çalıştıkça bir kısır döngü içine gireriz ve kontrolü tamamen kaybettiğimizi hissedebiliriz. Bu sonuçsuz uğraşlar da bizim çok daha kaygılı ve endişe hissi içinde olmamıza neden olur.
- İkinci olarak, daha önce de bahsettiğim gibi, bazılarımız bu belirsizlik durumlarını olumsuz şekilde yorumlama eğiliminde olabiliyor. Hâlbuki bu durumların çok çeşitli geri dönüşleri olabilir. Belirsizliği sadece bir olumsuzluk olarak görmek yerine alternatif sonuçları da göz önünde bulundurmak önemlidir. Objektif bir şekilde bakarak, hem olumlu hem de olumsuz değerlendirmeleri bir arada ele almak bize çok daha gerçekçi bir bakış açısı kazandırır.
- Son olarak, bazen kaygımız o kadar yüksek olur ki zihnimizden geçen her olumsuz düşüncenin kesinlikle gerçekleşeceğine inanırız. Oysa onlar sadece bizim düşüncelerimizdir, gerçekliğin kendisi değildir. Böyle durumlarda, o düşüncelerin zihnimizden gelip geçmesine izin vermeliyiz. Düşüncelerimiz bizim sahiplerimiz değildir.
- Görüntülü1100.00 TL
- Sesli1050.00 TL