Diyette Şirkadiyen Ritmin Önemini Duymuş Muydunuz?

Dünya üzerindeki her canlının gündüze ve geceye bir adaptasyonu olduğunu biliyor muydunuz? Çiçekler gündüz yapraklarını güneşe doğru açarken gece ise yapraklarını hafiften kapatırlar. İnsanlar için de durum benzerdir. Gündüz insan metabolizması hızlı bir şekilde çalışırken gece olduğunda dinlenme durumuna geçerler. 24 saatlik bu döngüye bizler sirkadiyen ritim veya diğer adıyla biyolojik saat adını veriyoruz.

Bizler eğer geceleri olması gerekenden az uyursak veya gündüzleri fazla uyursak vücudumuzun sirkadiyen ritmi bozulmaya başlıyor ve bunun sonucunda iştah metabolizmamızda aksilikler yaşamaya başlıyoruz.

Bozulan sirkadiyen ritim sonrası oluşan iştah metabolizmasındaki aksilikler sonucunda;

·         Besin tüketiminde artış

·         Aşırı atıştırmalık yeme isteği

·         Karbonhidrat ve yağdan zengin besinleri yeme isteği

·         Daha az sebze yeme isteği

·         Düzensiz öğün saati düzenleme durumu

·         Kahvaltı öğününü atlama durumu

·         Ghrelin (açlık)  hormonunun olması gerektiği miktarda salgılanamamasından kaynaklı obezite, tip2 diyabet, hipertansiyon, kalp hastalıkları görülme durumlarından herhnagi biriyle karşılaşma ihtimalimiz artıyor.

İdeal kilomuzu korumak istediğimizde, diyet sürecimizin başarılı şekilde tamamlanmasını istediğimizde veya sağlığımızı korumayı istediğimizde vücut sirkadiyen ritmimizi de korumamız gerekmektedir. Bunu sağlamak için de uymadan önce telefon, televizyon, tablet ışığına maruz kalmamak en etkili yollardan birisi olacaktır.