Eko-Anksiyete: Gezegenin Sağlığı İçin Duyulan Endişe | Terapi Evreni
Eko-Anksiyete: Gezegenin Sağlığı İçin Duyulan Endişe

Son yıllarda, hızla artan çevresel sorunlar yalnızca doğaya değil, insan psikolojisine de önemli bir yük bindiriyor. Özellikle iklim değişikliği, doğal afetler ve çevresel bozulmalar, bireylerin geleceğe yönelik duyduğu korku ve endişeleri artırıyor. Bu duygusal yük, psikoloji literatürüne eko-anksiyete” (eco-anxiety) adıyla girdi. Peki, eko-anksiyete nedir, neden artıyor ve bireyler bu durumla nasıl başa çıkabilir?

 

Eko-Anksiyete Nedir?

 

Eko-anksiyete, Amerikan Psikoloji Derneği (APA) tarafından iklim değişikliği ve çevresel felaketlerin neden olduğu kronik korku” olarak tanımlanıyor. Her ne kadar bu durum resmi bir psikiyatrik bozukluk olarak sınıflandırılmasa da, bireylerin günlük yaşamlarını etkileyebilecek kadar güçlü duygusal etkiler yaratabiliyor.

 

Bu durum özellikle gençlerde yaygın. 2021 yılında yapılan bir araştırmada, 16-25 yaş arasındaki gençlerin %59’unun iklim değişikliği konusunda “çok endişeli” olduğu ve %45’inin iklim krizi nedeniyle yaşam kalitelerinin düştüğünü belirttiği tespit edildi.

 

Eko-Anksiyetenin Belirtileri

 

Eko-anksiyete, diğer anksiyete türleriyle benzer fiziksel ve duygusal belirtiler gösterebilir:

    •      Duygusal belirtiler: Sürekli endişe, çaresizlik hissi, gelecekle ilgili korkular.

    •      Davranışsal belirtiler: Aşırı çevresel farkındalık, obsesif bilgi arama, günlük aktivitelerden uzaklaşma.

    •      Fiziksel belirtiler: Uyku problemleri, mide bulantısı, kalp çarpıntısı gibi stres belirtileri.

 

Özellikle haberlerde çevresel felaketlere maruz kalan bireyler, bu duyguları daha yoğun hissedebilir.

 

Eko-Anksiyetenin Nedenleri

 

Eko-anksiyete, kişisel ve toplumsal birçok faktörden kaynaklanabilir.

        1. Bilgiye Kolay Erişim: Sosyal medya ve haber platformları, çevresel felaketleri hızlı ve çarpıcı bir şekilde yayarak bireylerde endişeyi artırabiliyor.

        2. Artan Doğal Felaketler: Yangınlar, seller ve kasırgalar gibi afetlerin sıklığı ve şiddeti giderek artıyor.

        3. Küresel Çapta Hareketsizlik: Hükümetlerin ve büyük şirketlerin çevre politikalarındaki yetersizlik, bireylerde çaresizlik hissi yaratıyor.

 

Eko-Anksiyetenin Bilimsel Temeli

 

Psikolojik araştırmalar, eko-anksiyetenin aslında “mantıklı bir korku” olduğunu ortaya koyuyor. Örneğin:

    •      İklim Değişikliği ve Zihinsel Sağlık: 2019’da Lancet Planetary Health dergisinde yayımlanan bir makale, iklim değişikliğinin bireylerin zihinsel sağlığı üzerinde doğrudan etkiler yarattığını belirtti.

    •      Uzun Vadeli Etkiler: 2021 yılında Yale Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, bireylerin %70’inin iklim değişikliğini “ciddi bir tehdit” olarak gördüğünü ve bunun anksiyeteyi artırdığını ortaya koydu.

 

Eko-Anksiyete ile Baş Etme Yolları

        1. Eyleme Geçin: Küçük çaplı bireysel adımlar atmak bile kontrol hissini artırabilir. Plastik tüketimini azaltmak, ağaç dikmek ya da çevreci kuruluşlara destek olmak etkili bir başlangıçtır.

        2. Toplumla Bağlantı Kurun: Çevresel endişeleri paylaşan topluluklara katılmak, bireylerin yalnız olmadığını hissetmesine yardımcı olur.

        3. Bilgi Alımını Sınırlayın: Çevresel felaket haberlerini takip etmek önemlidir, ancak obsesif bilgi arayışından kaçınılmalıdır.

        4. Doğa ile Bağ Kurun: Zamanınızı doğada geçirmek, stres seviyenizi azaltabilir ve çevreye dair daha güçlü bir bağ hissetmenizi sağlayabilir.

        5. Profesyonel Destek Alın: Eğer eko-anksiyete günlük yaşamınızı etkiliyorsa, bir terapistten yardım almak faydalı olabilir.

 

Eko-Anksiyetenin Geleceği

 

Eko-anksiyete, bireylerin çevresel farkındalığının arttığını ve gezegenin geleceği konusunda daha fazla sorumluluk hissettiğini gösteriyor. Ancak bu farkındalık, sağlıklı bir şekilde yönlendirilmediğinde, bireylerde kronik stres ve tükenmişlik sendromuna yol açabilir. Bu nedenle, hem bireylerin hem de toplumların, bu tür endişeleri sağlıklı bir şekilde yönetmek için adımlar atması önemlidir.

 

Sonuç

 

Eko-anksiyete, modern dünyanın karşı karşıya olduğu en önemli psikolojik ve çevresel sorunlardan biridir. Ancak, bireysel eylemlerle, toplumsal farkındalıkla ve dayanışmayla bu duygular sağlıklı bir şekilde yönlendirilebilir. Gezegenimiz için duyulan bu endişe, aslında daha sürdürülebilir bir dünya yaratma yolunda önemli bir motivasyon kaynağı olabilir.

 

Unutmayın: “Endişelenmek yerine harekete geçmek, dünyayı değiştirebilir.”

 


Psikolog
Yazar
Psikolog Berna
Seans Ücretleri
  • Görüntülü2000.00 TL
  • Sesli2000.00 TL
Seans süreleri 45 dakikadır. Hemen Randevu Al

Psikolojik Desteğe Mi İhtiyacınız Var?

Hemen Şimdi Seansa Başla!
Müşteri Temsilcisi
E-Posta Adresi
Adres
Beşiktaş / İstanbul