Erken Büyümek Zorunda Kalan Çocuklar
Çocukluk en masum, en güzel, en heyecanlı dönemdi. Dünyayı tanımaya çalışır, her gün şaşıracak şeyler bulabilirdiniz. Dünya sizin etrafınızda dönerdi. Herkes sizi sever, onların sevgisini ve ilgisini memnuniyetle kabul ederdiniz.İstekleriniz önemliydi, gülmeniz, ağlamanız kıymetliydi. Kaçınız çocukluğunu böyle hatırlıyor? Bu yazıyı okumayı tercih etmeniz tesadüf olamaz değil mi? Ne yazık ki hiç bir mutlu çocuk kendi arzusu ile çocukluğu bırakıp da yetişkinliğe adım atmaz. Yetişmek, yetişkin olmak zorunda kalır. Burada bahsettiğim yaşın değil ruhun, düşünce yapılarının olgunlaşmasıdır.Çocuk yetişkinler annelerinin makyaj malzemelerini ve topuklu ayakkabılarını kullanırken; yetişkin çocuklar ya annelerinin gözyaşlarını siliyordu, ya babalarını sakinleştirmeye çalışıyordu ya da yalnızdı, kayıtsızdı. Ailesine, dünyaya ve kendine... Bu kişiler genellikle yirmilerine geldiğinde yuvadan kopmuş, kendi planlarını çizmiş ve ailesinden uzak kalmayı tercih etmiş kişilerdir.Araştırmalarda da bariz olarak görünen konfor alanı olmayan çocuk çok daha hızlı şekilde kendine konfor alanı yaratmak için hayatta kalma güdüsü ile kendi yoluna gider. Aslında artık özgürce kendi tercihlerini, kendi hayatlarını yaşayabilecekken çok koşup yoruldukları ve sonunda dinlenecek yer bulabildikleri için kendilerini bırakırlar. Burada bu zamana kadar yüzleşmeden sadece savaştığı çocukluk anıları ile bazı anksiyete problemleri, değersizlik hisleri, bir takım fiziksel rahatsızlıklar bile gün yüzüne çıkar. İlk defa güvendedirler.Ancak huzursuzluk, eksiklik vardır, mutlu olmalarını engelleyen göze görünmeyen şeyler. Bizlere gelirler. Yorgun ama güçlü, ben ne yaşadım, ne yaşıyorum der gibi anlamaya çalışırlar anlamaktan korktukları her şeyi. Ancak o zaman tamamlanırlar. Acele ile sarıp kapattıkları yaraları tekrar açar ve iyileştiririz. Affedemem dediğiniz şeyler olacak hayatınızda, affetmek zorunda değilsiniz iyileşmek için. İyileşmek kabul etmek ile olur. Sonuç odaklı değil niyet odaklı düşünmek kabul etmenin tek yoludur. Psikoloji, pedagoji bunlar Y kuşağı ile çok daha yayılmış bilim ve bilgiler. Ancak üst kuşak ebeveynlerinin çoğu ne gördüler ise onu yaptılar. Ellerinden gelen en iyi ve anne ve babalığı yaptılar.
Zinciri bilim kıracak!
- Görüntülü1100.00 TL
- Sesli1050.00 TL