HAYIR Diyebilme Sanatı
‘ HAYIR ‘ Diyebilme Sanatı
Birisi sizden bir şey istediğinde bunu yerine getirmek sizin için çokta uygun olmasa bile kendinizi evet demek zorunda mı hissediyorsunuz?
Birilerine hayır dediğinizde suçluluk ya da vicdan azabı mı çekiyorsunuz?
Eğer onlara hayır derseniz sizi sevmemelerinden, reddetmelerinden, dışlamalarından ya da çok kırılmalarından mı çekiniyorsunuz?
İnsanlar sizi kıracak hatta rahatsız edecek davranışlarda bulunsalar dahi ‘aman şimdi tadımız kaçmasın, konuşursam yada hayır dersem yanlış anlar’ diyerek rahatsızlığınızı dile getirmiyor ve hep alttan mı alıyorsunuz?
Bu sorulara cevabınız evet ise o zaman yazıyı okumaya devam edin! Çünkü bu blogda neden hayır diyemediğimizi ve sınırlarımızı çizemediğimizi analiz edip ;hayır diyebilmenin adım adım yolları neler olabilir bunlardan bahsedeceğiz.
Ne demiş Jean Jacques Rousseau; ‘İnsanın özgürlüğü istediği her şeyi yapabilmesinden değil,istemediği şeyleri yapmak zorunda olmamasındandır.’
Özelikle bazı insanlar için bunu söylemek kadar kolay değil sınır çizebilmek ve hayır diyebilmek.
Peki , neden bu kadar zor?
Hayır diyememe sebeplerimizden bir tanesi içinde yaşadığımız toplumun öğretileri ve beklentileri. Bizim toplumumuzda aşırı fedakarlık, başkaları için yaşamak yüceltildiği gibi ; kendini övmek ve kendisi için yaşamak ise egoistlik olarak benimsenmektedir. Dolayısıyla hayır demek ayıptır ve kabalık ya da bencillik olarak adlandırılır.Halbuki eğer ben hayır derken kendimi çiğniyorsam bu durumda yine birilerine kabalık yapmış oluyorum.
Kime mi? Kendime.
Öte yandan çocuk yetiştirirken aileler genellikle söz dinleyen çocukları sözel olarak daha çok ödüllendirir.Dolayısıyla aile içinde ,okulda , arkadaşlarımız arasında hayır dememenin iyi bir şey olduğuna dair bir inanç geliştiririz ve sonuçta yetişkinlikte de bunu devam ettiririz. Hayır diyememe sebeplerimizden biride sevilmek,onaylanmak ve kabul edilmek için diğer insanlara uyum sağlamamız ,onların isteklerini yerine getirmemiz gerektiğine dair çocukluktan itibaren geliştirdiğimiz inançtır.
Bir diğer hayır diyememe sebebimiz ,diğer insanları kendimizden daha önemli ve değerli görüyor olabiliriz.Yani bizler diğer insanlara göre daha değersiziz ve onların istekleri daha önemli dolayısıyla ben yeri geldiğinde kendimi çiğneyerek onların isteklerini yerine getirmeliyim inancı olabilir.
Peki, çözüm nedir?
Sınırlarımızı çizmek ve çizdiğimiz sınırları insanlara bildirmektir!
Eğer diğer insanlar sürekli sizden bir şey talep ediyor,sizi hayal kırıklığına uğratıyor ise buna izin verdiğiniz anlamına gelir.İnsanlara size nasıl davranacaklarını siz öğretirsiniz.Eğer siz kendi sınırınızı belirlemezseniz doğal olarak onlarda bu sınır nereye kadardır bilemediklerinden hadlerini aşacaklardır. O yüzden o haddi bildirmek lazımdır.
Eğer kullanıldığınızı düşünüyorsanız ,bir insan sürekli sizi rahatsız eden eylem ve taleplerde bulunuyorsa,incitildiyseniz,bunu o kişiye bildirmediğiniz taktirde o kişi bu eylemleri ve söylemleri yapmaya devam edecektir.Çözüm çok basit .Rahatsızlığınızı zamanında dile getirmek.Siz her seferinde partnerinizin davranışını alttan alıp hiç olmamış gibi davranırsanız bunun devamı için zemin hazırlamış olursunuz.Bunu yapmasının sizde bıraktığı duygu ve düşüncelerden bahsederek başlayabilirsiniz.Sınırlarımızı eş,dost,çocuk herkese karşı bildirmeliyiz,yani öğretmeliyiz.Onları kaybetmek konusunda şüpheniz olursa şayet,aksine size daha fazla saygı duyacaklar ve onların gözünde daha değerli olacaksınız.Düşünsenize ,belki de sizi sevsinler diye alttan aldığınız her davranış onların size olan saygısını kaybetmelerine sebep olabilir.
-Sınırlarınızı karşı tarafa bildirirken ,sakin bir tonla konuşun.
-Karşı tarafı yargılamaktan kaçının.
-Konuştuğunuz şey daha çok kendi duygu ,düşünce ve davranışlarınız olsun.
Gerektiğinde ‘ hayır ‘ diyebilmek için neler yapılabilir?
Birinci adımda kendinize sormanız gereken soru şu:
‘’Birisine evet dediğimde kendime hayır mı diyorum?’’Zira hayır diyebilmek elbette her gelen isteğe hayır demek değil.Gerekli olup olmadığı sizin kararınızdır.
İkinci olarak sorulacak soru ise:
‘’Hayır dersem ne olur? Hayır dediğimde ne olmasından çekiniyorum?’’
Bu sorulara verilen cevaplar sizin hayır diyememenizin altında yatan temel inançları bize gösterecektir.Örneğin eğer bu soruya verdiğiniz cevap ‘çünkü çok üzülür,bana karşı eskisi gibi olmaz,beni sevmez’ ise belki de çocukluğunuzdan gelen bir değersizlik ve bir boyun eğicilik şemasına sahip olabilirsiniz.Bu durumda bunlarla ilgili çalışılması gerektiğine dair ipucu yakalarız.
Üçüncü adımda:
‘’Nelere hayır diyemediğinizi maddeler halinde sıralamalısınız’’Bu listeye lütfen vakit ayırın ve en irisinden en ufağına kadar her türlü hayır diyememe durumlarını yazın.Bunu yapma sebebimiz bu davranışlarınıza dair farkındalık kazanmak ve bize yol haritası sağlamak.
Dördüncü adımda :
‘’İlişkilerdeki alma verme dengesi için bir liste hazırlamak’’Elbette ilişki ticaret değildir ancak o dinamikte de alma verme dengesi olmalıdır.Bu listeleri yapmak aşırı fedakarlık gösteriyor olabilmenizi göstermek adına bir fırsattır.Her bir ilişkiniz için bu listeyı yapın.Ben ona ne veriyorum? O bana ne veriyor? Diye sorun.Bu listeyi objektif bir şekilde doldurduğunuzdan emin olun.Eğer iki sütun arasında ciddi bir fark varsa ya ilişkinizde gerçekten ciddi bir dengesizlik var, ya da siz listeyi objektif doldurmadınız diyebiliriz.
Hayır demeye başladığınız ilk zamanlar çevrenizden bazı insanlar size tepki verebilirler.Bu insanlar sizden almaya alışık olduğu bir şeyi artık alamamaya başladıklarını hissettiklerinde bundan elbette rahatsız olacaktır.Sizi kullanamadığını hissetmeye başlayan insanların ilk sözü ‘sen çok değiştin!’ olacaktır.Bu sizi yıldırmamalı ,hatta tam aksine doğru yolda olduğunuza dair motive etmeli.
Evet değiştiniz ve iyi ki değiştiniz.Bu pozitif bir değişim.Sözel olarak saldırgan bir tutum içine girilirse sakın kendinizi açıklamak için uzun uzun bahaneler sunmayın.Son derece sakin ve kendinden emin bir tonda kalın.
‘ Unutmayın , insanların size nasıl davranacaklarını onlara siz öğretirsiniz ! ’
- Görüntülü1100.00 TL
- Sesli1050.00 TL