Kıskançlık Duygusu

Sosyal bir varlık olan insan, duygusal dünyası içerisinde çeşitli ilişkiler geliştirmektedir. İlişkilerinde pek çok farklı duyguları deneyimleyen kişi için bazen deneyimlemesi zor olan duygularla karşılaşmaktadır. Hiçbir duyguyu iyi ve kötü olarak değerlendirmemek gerekir. Duyguların hepsi özel ve yaşanılmaya değerdir. Yaşamın içerisinde önemli bir rol oynar. Bazen bize iyi gelen hoş duygular içerisinde olurken bazen de bizi zorlayan duygular hissederiz. Zaman zaman bizi zorlayan duygulardan biri de sosyal bir duygu olan kıskançlıktır.

Kıskançlığı ele alırken sosyal kıyaslama sık karşılaşılan bir durumdur. Pozitif kıyaslama; bizden daha iyi olan insanlarla kendimizi kıyasladığımız durumlar, negatif kıyaslama; bizden daha kötü olduğunu düşündüğümüz insanlarla kendimizi kıyasladığımız durumlar ve “istediğimiz şeye sahip olanları kıskanmak”…

Romantik ilişkilerde kıskançlık ise en sık karşılaşılan durumdur. İlişkide yaşanılan kıskançlık hissi, daha çok bu duyguyu hisseden kişiyle ilgilidir. Kişinin kendini genel anlamda güvensiz hissetmesiyle ilişkilendirilir. Kıskançlık duygusu yoğunlaştıkça çatışma kaçınılmaz olacaktır. İlişki içerisinde kıskançlığın olması bazen sevgi göstergesi olarak yorumlanmaktadır. Ancak genelde kaybetme korkusundan kaynaklanmaktadır. Burada sözü edilen kıskançlık duygusu oldukça yoğunlaşmış, kişiye ve partnerine zarar verecek ölçüde yaşanılan kıskançlıktır. Belli bir ölçüde hissedilen kıskançlık normal kabul edilir. Kişinin aşırı kıskançlık duygusunun altında yatan sebepleri bulması gerekir.

·         Kişinin kendine güvenmemesinden kaynaklanıyorsa özgüven sorununu çözmek faydalı olabilir.

·         Aşırı kıskançlığın sebebi partnerin tutumundan kaynaklı geliştiyse burada güven konusunun tekrar değerlendirilmesi gerekir.

·         Geçmiş olumsuz deneyimlerin bir sonucu olarak hissedilen kıskançlık duygusu için ise uzman desteği almak önemlidir.

Sağlıklı ilişkiler geliştirebilmeniz dileğiyle..