Neden Her Şey Yarım Kalıyor? “Kendini Sabote Etmek”
Kilo vermek istiyorsunuz ve yemeğe devam mı ediyorsunuz ? Bir işi yapmak istiyorsunuz sürekli erteliyor musunuz veya yarıda mı bırakıyorsunuz? Bir takım sorumluluklarınızı başkalarına mı devrediyorsunuz? Güzel giden ilişkiniz var ve sürekli kavgalar çıkararak o ilişkiye zarar mı veriyorsunuz? Gibi… Eğer bu tarz durumlar hayatınızda çokça varsa kendinizi “sabote” ediyorsunuz diyebiliriz.
Tanım olarak, kişinin bir şekilde yanlış düşünce kalıplarıyla kendi mutluluklarını, huzurlarını, başarılarını engellemesi demektir. Bu bir bilişsel sapmadır yani düşünsel bir hatadır. Gerçeği yanlış yorumlanmasıdır. Çok yaygın bir inanış olan “çok gülen, çok ağlar” . bu düşünce kalıbında kişi deneyimlediği olumsuz bir olayda bir şeyi gülmesine bağlamaktadır, halbuki böyle bir bağlantı gerçekte yoktur. Kişi gülerken bile kişi kendini rahat bırakmıyor yani kendini sabote ediyor, olumlu bir anda “çok gülmeyeyim, başıma kötü bir şey gelecek inancıyla kişi o anını sabote ediyor.”
Bir işe giriştiğimizde olası iki durum vardır; başarılı olmak veya başarısız olmak. Kendini sabote etme durumunda kişi başarıdan veya başarısızlıktan korktuğu için davranışa geçiyor.birincisi, sözel sabotaj yani içimizdeki “eleştirel ses” , ikincisi ise davranışsal sabotaj, kişi hiçbir şey yapmıyor, başlamıyor, yarıda bırakıyor gibi.
Sabote etme durumuna, bilinç ve bilinçaltının karmaşası diyebiliriz. Bilinç ne yapması gerektiğini gayet iyi biliyor, bilinçaltı ise bir şekilde bilincin amacını gerçekleştirmesini engelliyor ve bir şekilde bu savaş kazanılıyor.
Hangi şekillerde kendimizi sabote ediyoruz?
Birinci yöntem” felaketleştirmedir.” Bu düşünce yapısında kişi sürekli olarak kaygı içindedir. “her şey kötü gidecek, başarısız olacağım, başlarsam her şeyi mahfedeceğim” gibi düşüncelerle olayı felakete dönüştürüp başlamıyor. En sık yapılan sabote yöntemlerinden bir tenesidir.
-
“ Başkalarının memnuniyetini kendisinin önüne koymak” . ben bunu gerçekleştirirsem annemin beklentisini karşılayamam, çevremin istekleri farklı gibi düşüncelerle kişinin kendi isteklerini ertelemesi.
-
“Kendi gücünü ve değerini reddetmek”
Ben yapamam ki, istesem de olmaz ki, bu dürtülerle birlikte kişinin arzu ettiği işe girişmemesidir.
“-meli, -malı” standartları
Yaparsam bu işi mükemmel yapmalıyım aksi halde başlayamam. Şu an mükemmel yapma gibi bir vaktim yok bu sebeple başlayamam” düşüncesiyle kişinin kendine hak ettiği esnekliği vermemesi ya hep ya hiç düşüncesiyle hedefinden vazgeçmesi.
“Güvensizlik”
Hem kendine hem de çevresine olan güvensizlik. “ben şimdi bu işi devredersem o şimdi düzgün yapamaz o yüzden ben yapayım” düşüncesiyle kendi vaktinden çalması yani sabote etmesidir.
Kendimizi sabote etmeyi nasıl durdururuz?
Küçük adımlarla başlamak- değişim minik adımlarla başlar, “yapacaksam tam yapmalıyım” düşüncesini durdurmamız gerekmektedir. Küçük adımlar küçümsenmemeli, kendi gücümüzün potansiyalimizin farkına varmamız lazım.
Bilinç ve bilinçaltının savaşını aynı düzeye getirmek gerekiyor. Yani altta yatan korku ne?, bilinaltında yatan işlevsiz kod ne ? ne zaman sizin hayatınıza dahil oldu? Neye hizmet ediyor?
Konfor alanından çıkıp bilinçli olarak davranış değişikleri yapmak kendini sabote etmeyi durdurmayı sağlayacaktır.
Sonuç olarak, işin esası benliğin güçlenmesidir. Hangi yaş grubunda olursa olsun, başarısızlık ve başarısızlığa karşı hissedilen tehditlerin de insanlara öğrenme ve gelişme fırsatları doğurduğunu hep hatırda tutmak gerekiyor. Başarısız olunan durumlarda, benliği korumak için, sabote etme stratejilerine başvurmak yerine başarısızlığa neden olan durumlarla yüzleşebilmek gerekiyor. Bu konularda gelişmeye çalışmak, benlik bütünlüğüne katkı sağlıyor. İş ve özel hayatımızda daha öz güvenli, mutlu, gelişime açık ve başarılı bireyler olabilmenin yolu buradan geçiyor.
Kendini sabote etme davranışlarının ortaya çıkmasını önlemek için yapılması gereken en önemli yaklaşım, benliğin güçlendirilmesidir. Bireylerde çocukluktan başlayarak öz-yeterliliğin ve benlik saygısının güçlendirilmeye çalışılması kendini sabote etme davranışlarını önleme açısından önemli yaklaşımlar arasındadır. Ayrıca hangi yaş grubunda olursa olsun bireylere, başarısızlığın ve başarısızlığa karşı hissedilen tehditlerin de önemli öğrenme ve gelişme fırsatları olduğu öğretilmelidir. Başarısız olunan durumlarda benliği korumak için kendini sabote etme stratejilerine başvurmak yerine, başarısızlığa neden olan durumlarla yüzleşip bu konularda gelişmeye çalışmanın benlik bütünlüğü ve ruhsal sağlık açısından daha değerli olduğu vurgulanmalıdır.
- Görüntülü1800.00 TL
- Sesli1800.00 TL