Özlem İle Başetmek
Özlemek; içinde birçok anlam ve olgu barındıran pasif bir direniştir.Söylendiği ya da duyulduğu kadar basit değildir,aksine oldukça karmaşıktır.Özlem duygusu ile baş etmek için öncelikle onu tanımalı ve deşifre etmelisiniz.Bu yazımda kişiye duyulan özlem üzerinde duracağım.Öncelikle özlem duygusunu,ayrılıklar (bitişler) ve hayatınızdan çeşitli nedenlerle uzakta kalanlar(yarım kalan hikayeler) olarak iki gruba ayıralım.
1-BİTİŞLER
Bitişler ölümü ve artık sizin için yaşamıyor gibi davranmanız gereken insanların (boşanmalar,ayrılıklar) bıraktığı etkileri kapsar.
Özlem bazen hayata devam etmeye engel olacak kadar şiddetli olabilirken,kalbinizde hissedeceğiniz tamamen kaybolamayan bir sızı da olabilir.İkisi arasındaki fark sağlıklı özlem ve sağlıksız özlem oluşlarıdır.
Sağlıksız özlem duygusunun altı kaldırıldığında;suçluluk psikolojisi,bitişi kabullenememe,yalnızlıktan korkma,haksızlığa uğradığını düşünme ya da kendine haksızlık yapılmasına müsaade ettiği için pişmanlık duyma düşünceleri çıkar.Bunun nedeni salt ilişki olabilse de dinamik aileden gelir.Ailedeki benzeri bir bireyle tamamlanmamış ilişki,onarılmamış travma ya da yerleşmiş bir değersizlik duygusu sadece o kişinin onayını alırsa yaşayabileceğine bireyi inandırır ve buna “özlem” denir.Ancak baktığımızda bir özlemden çok daha fazlasıdır.İçindeki duyguları çözümlemeden hesaplaşmadan,yarım kalan sözlerinizi tamamlamadan sağlıklı özleme geçiş yapmak mümkün değildir.
Sağlıklı özlem kişinin hayatına devam etmesine engel olmadığı için zihnin ve bedenin meşguliyeti zaman içinde o duyguyu sindirir.Ancak sağlıklı özlemin sağlıksız özleme dönüşmesine izin vermemek önemlidir.Bir kişiyi özlerken talep olursa,ona dair beklentiye girilir ve bu karşılanmazsa duygunuz salt özlem olmaktan çıkar.Kaygı,korku,pişmanlık ya da öfke ile sağlıksız bir boyuta taşınabilir.
2-YARIM KALAN HİKAYELER
Yarım kalmışlık,kapısı yine özleme açılan fakat çok daha farklı yolları olan bir duygudur.Bu başlık severek ve sevilerek hayatınızdan uzakta durması gereken kişilere aittir.Bazen eş,bazen sevgili,bazen arkadaş,bazen anne…
Herkesin çeşitli şekillerde sınanacağı bir dünyada düzeni duyguların yönetemediği zamanlar olur.
Burada da yine ilk karar verilmesi gereken özlem duygusunun sağlıklı ya da sağlıksız oluşudur.Sağlıksız bir özlem yarım kalmış bir hikayede “pişmanlık” olarak kendisini gösterir.Bu vedanın önüne geçilmesi için yapılmamış her şeye karşı pişmanlık vardır.Bu beklenti başkalarına ya da özlenen kişiye yöneldiğinde ise “öfke” olarak ortaya çıkar.Kendinizi anlamak ve duygunuzu tanımlamak için sormanız gereken bazı sorular vardır.Bunlar;
Gerçekte neyi özlüyorum?
Daha çok ne zaman özlüyorum?
Bu özlem bana ne öğretmek istiyor?
Sağlıksız özlemi,sağlıklı özleme dönüştürmek kolay olmasa da çaba ile mümkündür.Öncelikle kaçmayı bırakın.Duygunuza teslim olun.Yerine birilerini koymaya çalışmayın.Çünkü özlem aslında sevgi ile oluşur.Bir kişiyi,baş etmekte zorlanacak kadar özlemek,onu özlemek ile ilgili bir şeyler okuyacak kadar ciddiye almak temelde çok güzel bir sevgi içerir.Bunun üzerine konulan her negatif duygu yorumdur fakat gerçek olan başlangıçtaki sevgidir.Bir kişiyi bu kadar sevebilmek,bir kişi için sağlıklı bir özlem beslemek kendini yorumlamak,özşefkatli olmak ve farkındalık kazanmak için kapılar açar.Sevmek için bir kişi olmak yeterlidir,tek kişilik bir eylemdir.Özlemek için bir kişi olmak zorunludur.Eğer zorlanıyorsanız kabuğundan çıkmaya çalışan bir “ben” var demektir.Onu gülümseyerek karşılayın.
- Görüntülü1100.00 TL
- Sesli1050.00 TL