Şefkat mi Şehvet mi?

Bu yazımızda her daim kadınların ikilem yaşadığı, ilişkilerinde özgüven kaybı, aldatılma, cinsellik sorunları vb. Birçok duruma yol açabilecek bir konuyu ele alacağım. Şefkat mi şehvet mi? Doğuştan gelen hormonal yapımız, asırlarca bize aktarılmış olan kolektif bilinçdışımız ve daha çocukluktan bize öğretilip aşılanan her dış aktarımın aksine şehvet her zaman kazanır. Şefkat kelimesi duyduğumuzda bizde sıcak ve olumlu bir his yaratıyorsa da ilişki ve evlilikte şefkat olumsuz duygu olarak ele alınır. Şefkat sizi “anne” yapar. Koşulsuz kabul edişe sürükler. Ancak koşulsuz sevgi annelere yakışır. Siz partnerinizin annesi olmayın. Siz onun için kadınsınız ve kadınların sınırları olmalıdır. Sevgisini vermek için koşulları olmalıdır. Ancak kendi dünyasında mutlu ve yeterli olan bir kadın eşini de mutlu edebilir. Yoğun şefkat ve koşulsuz kabul ediş ile eşinize yaklaşır ve kendinizi onun hayatına teslim ederseniz bir süre sonra eşiniz evde kadın değil anne görür. Ve bu da bir kadın arayışına geçmesine sebep olabilir. Bizim “Saçını süpürge etmek” diye bir söylemimiz var. Gururla söyleriz.”Ben yuvam için saçımı süpürge ettim neden bunlar başıma geliyor? “ Tam da bu sebepten bunlar başınıza geliyor. Siz ne kadar kendinizi önemser kendinize mutlu olduğunuz ayrı alanlar yaratırsanız o kadar mutlu bir evliliğiniz olur. Kendinizden fedakarlık adı altında vazgeçerseniz ise partnerinize karşı görünmez olmaya başlarsınız. Kendi dünyası, kendi sınırları ve yeterliliği olan her kadın hayranlık uyandırır. Özetleyecek olursak şefkat uyurken sizin üstünüzü örter,şehvet ise  partnerinizi size yapıştırır. Saçınızı süpürge etmeyin, saçlarınız en güzel kuaförlere layık!