Stres ve Stres Algısı - Gelişim İçin Kabuğunu Kır..!!

Istakozların nasıl kabuk değiştirdiğini daha önce düşünmüş müydünüz?
Istakozlar en uzun yaşayan deniz canlılarından olup sert bir kabuğun içinde narin bir bedene sahiptir  ve yaşadığı süre boyunca büyümeye ve gelişmeye devam ederler.Bu sert kabuk yumuşamıyor,genişlemiyor.Peki o halde ıstakoz nasıl büyüyor?
Istakozun kendisi büyüdükçe dışında bulunan ve tüm vücudunu çevreleyen kabuk onu sıkıştırıyor,kendisi gelişirken bir süre sonra kabuğu onu basınç altında hissettiriyor.Bu baskı ve sıkışmışlık hissi ile beraber avcı balıklardan korunmak için güvenli bir kaya oluşumunun içine giriyor ve kabuğundan kurtulmak için bir mücadeleye başlıyor. Orada bir şekilde onu zora sokan kabuğundan kurtulmayı başarıyor ve yeni bir tane üretiyor.Zamanla büyümeye ve gelişmeye devam ettikçe doğal olarak kabuk tekrar rahatsız bir hal alıyor aynı zamanda stres yaşatmaya devam ediyor  ,tekrar bir kaya oluşumunun içine giriyor ve zorda olsa kendi  kabuğunu kırarak ondan kurtuluyor.Üstelik  bu döngüyü yaşamaya devam ettiği sürece bu durumu yineliyor.Dr Twerski’nin anlattığı bu hikayede aslında ıstakozun büyümesine imkan sağlayan tetikleyici onun rahatsızlık duymasıdır. Dr.Twerski ekler;’’Onların doktorları olsaydı hiçbir zaman büyüyemezlerdi!Çünkü ıstakoz rahatsız hisseder hissetmez doktora giderdi ve doktor ona ilaç verir o da bu histen kurtulurdu.Kabuğunu hiçbir zaman çıkartıp atamazdı.’’
Bu hikayeden yaşam adına çıkartmamız gereken sonuç su ki;canlıların yenilenmesi ve gelişimi kendini rahatsız ve stres altında hissetme duygusunun ortaya çıkması ile başlar.Eğer sıkıntı ve stres anlarının gelişime yönelik bir uyaran olduğunu fark edersek kendi değişim hikayemizi de tam o noktada başlatmış oluruz.Stresli zamanların aynı zamanda iyi hissetmeye ve gelişime işaret olduğunu farkına varmamız gerekiyor.Eğer zorlukları uygun bir şekilde yönetip kullanabilirsek ,bu zorluklar aracılığı ile büyüyebiliriz.
Özellikle günümüz dünyasında insanlar  iş temposu,hayat şartları,ebeveyn tutumları,kişisel problemler ve değiştiremeyeceklerini düşündükleri  daha bir çok durum ile ilgili bir stres altında ve sıkışmışlık hissine kapılabilir.Bu durumda gözümüze  en kolay ve en konforlu seçenek olarak gözüken şey ise ‘ kabullenmek ‘. Ancak hayatta her şeyin değişebilir olduğunu ve bunun bizim elimizde olduğunu kendimize hatırlatırsak bizde tıpkı bu hikayedeki gibi kendi değişim hikayemizi başlatmış oluruz.Karanlığa küfretmeyi bırakıp harekete geçip bir mum yakmayı denemek aslında sizin hikayenizi başlatan adım olacaktır.Şimdi değil de ne zaman?