Tekrar Etme Zorlantısı (Yineleme Takıntısı) | Terapi Evreni
Tekrar Etme Zorlantısı (Yineleme Takıntısı)

 

Olumsuz olaylar karşısında ‘yine mi beni buldu, yine mi ben’, ‘zaten hep beni bulur’, ‘bu tür erkekler (kadınlar) hep bana mı denk gelir’, ‘zaten ben her zaman terk ediliyorum’ dediğiniz durumlar oldu mu? Ailenizde görüp kendi hayatınızda asla istemediğiniz olaylarla yine karşılaşmanız, babanızın annenize uyguladığı şiddet ve çözümü o evden ayrılmak olarak görüp böyle bir adamla evliliği tercih etmeniz gibi sıralayacağımız daha bir sürü örnek…

          Peki neden kişi hayatında karşılaşmış olduğu tüm olumsuz durumları bilinçdışına iter ve göz göre göre neden bu tekrarın içerisinde buluverir kendisini?

            Bu durum ‘tekrar etme zorlantısı’dır. Kişi bir döngüye girer ve travmatik olayı tekrar tekrar yaşar. Zihin aslında bu döngüyü tamir etmeye çalışır ve tamir etmek için aynı olayı yeniden yaşayabileceği yeni durumlar arar. Kişide farkındalık oluşmadığı ve geçmişte takılı kaldığı sürece bilinçdışı bu örüntüyü fark ettirmeden tekrarlar.

          Bir çoğumuzun gözlemlemiş olduğu bu durumu ilk adlandıran S. Freud olmuştur. Freud’un bu teorisine göre travmalar hayatımızda tekrar edebilir. Diğer travmatik örüntülerde olduğu gibi kişi bu durumu fark ettiğinde tekrar etme zorlantısı sona gelebilir.

          Tekrar etme zorlantısı başka bir deyimle yineleme takıntısı, bilinçdışının çözülememiş şeyleri hatasız yapmak için tekrar etme girişimi olarak karşımıza çıkan geçmişte yaşanmış olan travmalara bir göndermedir.

          Bilinçdışı ilkel savunmalarla bu döngüye girer, hatta kişi bazı durumlarda ‘bu sefer olacak’ motivasyonuyla benzer durum ve kişiler üzerinden yaşamış olduğu hayal kırıklığı, üzüntüyü onamaya çalışır.

          Yineleme takıntısı günlük hayatımızda daha çok ikili ilişkilerde karşımıza çıkan, ‘hep aynı kişiler, hep aynı şeyler’ olarak duyduğumuz durumlardır.

          Kişide farkındalık oluşmaz ve bu durumu sağlıklı bir şekilde geride bırakmazsa bu döngü hayatının her alanında karşısına çıkar.

          Böyle bir durumun içerisinde olup olmadığınızı fark etmek için kendinize aşağıdaki soruları yönelte bilirsiniz.

          Ben ilk nerede ve ne zaman terk edildim?

            Beni terk eden insanlar hangi özelliklere sahipti?

          Neden bu tür insanları hayatıma alıyorum?

            Karşımdaki insanları neden sürekli kendim gibi sanıyorum?

            Korktuğum şeyin başıma gelmesi tesadüf mü?

            Değersizlik duygumu ortaya çıkaran ne?

            Özgüvensizliğimin sebebi ne?

            Neden hayır diyemiyorum?

 

            Birçok kişinin sorunlarla yüzleşme cesareti ve olumsuz olaylarla başa çıkması zayıf olur ve bununla birlikte daima kolayı seçer. Bildiği ona güvenli gelir. ‘En iyi yol bildiğin yoldur’ sözü de buradan gelir. İnsanı her zaman korkutan hiç deneyimlemediğidir. Bu yüzden her zaman tanıdık olanı seçer.

          İnsana bildiği şey kolay gelir, tanıdık ortamda kendini daha güvende hisseder. İnsan kısır döngülerini fark ettiğinde cesaretini toplar ve yeni adımlar atar.

Eğer şu an bulunmuş olduğunuz durumda geçmişte yaşadığınız bir travmatik anıya döndüğünüzü hissediyorsanız durumu bu şekilde düzeltemezsiniz. Çünkü hiçbir olay tekrar edilerek onarılmaz. Travmatik anı tamamen geçmişte yaşamış olduğunuz kişi ve olaylarla ilgili, bu döngüyü onarmak için onun tekrarını yaşamanız size geleceğinizi de kaybettirir.

Ruhunuza iyi bakın…

 

Psikolojik Desteğe Mi İhtiyacınız Var?

Hemen Şimdi Seansa Başla!
Müşteri Temsilcisi
E-Posta Adresi
Adres
Beşiktaş / İstanbul