Uykuyla Aranızdaki Engel Nedir?

Beyninizdeki biyolojik işlemler uykunuzu düzene sokmak için birlikte çalışırlar. Uyku kendimizin kontrol edemediği otomatik bir süreçtir. Fakat doğal uyku ritmimizi bozmak oldukça kolaydır.

Yetersiz bir uykuyla geçen bir gece aklınıza uyku becerinizle ilgili şüphe tohumu ekmek için genellikle yeterlidir. Bu noktadan sonra durum beyninizin öngörme, sorun çözme ve panik becerisiyle kronik bir uykusuzluk haline girer. Uyku sorunu yaşamadan önceki halinizi düşünün; yüksek ihtimalle uykuyu hiç düşünmüyordunuz fakat şimdi uykuyu düşünmeden duramadığınız bir hal almış olabilir.

Uykuyla aranızdaki en büyük engellerden biri uykusuzluğunuzu nasıl gördüğünüzdür. Bu nasıl hissettiğinizi ve uykusuzluk yaşadığınızda nasıl tepki verdiğinizi belirler. Eğer uykusuzluğunuz ile mücadele etmeyi bırakabilirseniz, enerjinizi doğal uykunun ortaya çıkmasına yönlendirebilir ve hayatınızı yaşamaya devam edebilirsiniz. Uyku gerçekleşmesi için bilinçli bir çaba ya da enerji gerektirmeyen doğal psikolojik bir süreçtir. Tıpkı nefes almak ya da kalbinizin atması gibi… Uykunuzu aşırı bir şekilde kontrol etmeye çalışmak içinden çıkılamayan bir döngüye benzer, çok fazla enerji harcar ve durumu daha çok kötüleştirirsiniz.

Hissediyor olabileceğimiz bazı duygular, uykusuzluğa takılıp kalmamak için üstesinden gelmemizi gerektiren bazı temellerden oluşuyor.

Başarısız olacağım- Başarısızlık korkusu uykusuzlukla mücadele etmenin en büyük nedenlerinden biridir. Ertesi gün ile baş edemeyeceğinizden ve bunun olası sonuçlarından korkmaktan kaynaklanabilir ya da herkes gibi uyuyamayacağınızdan korkuyor olabilirsiniz. Ancak uyanıklığı kabul ettiğinizde uyuyabilirsiniz.

Yorgun hissedeceğim- Uyuyamadığımız bir gecenin, ertesi günü aşırı yorgunluk, sızlamalar, değişkenlik gösteren ruh hali çok sık görülür. Ancak aslında, rahatsızlık verici olsalar da, uykusuzluğun neden olduğu birçok his zihninizin iddia etmesine rağmen fiziksel acı vermez. Enerjinizi onunla mücadele ederek boşa harcamak yerine, kendinizi bırakın ve bu tür rahatsızlıklar tecrübe etmeye açık olun.

Umutsuzluğa kapılmak- Tekrar normal bir şekilde uyuyabilme becerinizden şüphelenmek son derece sık görülür. Sorunu çözmek için sayısız kez çaba harcamaya rağmen başarısız olup yetersiz uykuyla devam etmek en olumlu düşünen insanların bile inancını kırabilir. Bu sürecin üstesinden gelmek istiyorsanız uykusuzluğunuzu kabul edin.

Uyku zamanlamasını sık sık değiştirmek- Vücut saatimiz alışkanlıklarımıza bağlıdır. Bu sebeple uyku süreçlerimizi sık sık değiştirmek yetersiz uykuya zemin hazırlar. Uykuya dalmada güçlük yaşayan bireyler, düzensiz saatlerde uyumak ve uyanma ya da gün içinde uzun süreler uyuyabilmektedir. Normal uyanma sürenizi geçirecek şekilde uyumanız biyolojik saatinizi bir sonraki gece için yeni bir zaman dilimine ayarlayabilir.

Saati izlemek- Sürekli saat kontrol etmek ve uyumak için ne kadar zamanınızın kaldığını hesaplamak yatakta uyanık olmanızı daha fazla tetikleyebilir.Çoğu birey gece saatlerinde ya da uyumak için yatağa girdikleri zaman düşünce ve hislerinin daha yoğunlaştığını belirtir. Düşünce ve hislerimiz geceleri daha yoğun hissedilir çünkü gündüz olduğu gibi çevremizde dikkat dağıtıcı şeyler yoktur ve beynimiz kendi kendimizle baş başa kaldığımızı bilir.